Yapay zeka ve tıp alanındaki gelişmeler hız kesmiyor. Cambridge Üniversitesi Klinik Tıp Fakültesi'nden yapılan son çalışma, OpenAI'nin GPT 4 yapay zeka modelinin göz hastalıkları alanında uzmanlarla neredeyse aynı performansı sergilediğini gösterdi. Financial Times'ın ilk bildirdiğine göre, yapılan araştırmada GPT 4, uzmanlar tarafından hazırlanan bir oftalmoloji sınavında oldukça başarılı bir performans sergiledi.
PLOS Digital Health dergisinde yayımlanan bu araştırmada, araştırmacılar GPT 4'ün önceki versiyonu olan GPT 3.5, Google'ın PaLM 2 ve Meta'nın LLaMA yapay zeka modelleriyle yapılan 87 çoktan seçmeli soru testi sonuçlarına yer verdi. Beş uzman oftalmolog, üç stajyer oftalmolog ve iki uzman olmayan genç doktor aynı deneme sınavını aldı. Sorular, ışık hassasiyetinden lezyonlara kadar her şeyi kapsayan bir ders kitabından alınmıştı ve araştırmacılar bu içeriğin daha önce yapay zeka modellerine eğitim verilmiş olamayacağını belirtiyor.
Sonuçlara göre, GPT 4, sınavın 87 sorusundan 60'ını doğru cevapladı ve bu sonuç, genç doktorların ortalama 37 doğru cevabından belirgin bir şekilde yüksekti, ancak üç stajyerin ortalama 59.7 doğru cevabını zorlayacak kadar başarılı oldu. Beş uzman oftalmologun ortalama 66.4 doğru cevabının üzerine çıkamadı ancak bir uzmanın 56 doğru cevapladığı sonucuna ulaşıldı. PaLM 2, 49 puan alırken, GPT 3.5 42, en düşük skoru ise 28 puanla LLaMA aldı.
Elbette, bu sonuçların olumlu yanları olduğu kadar risk ve endişeler de bulunuyor. Araştırmacılar, çalışmanın belirli kategorilere sınırlı sayıda soru içerdiğini ve gerçek sonuçların farklı olabileceğini belirtti. Ayrıca yapay zeka modellerinin "hayal kurma" eğiliminde olduğu ve bazen gerçek olmayan bilgiler üretebildiğine dikkat çekildi. Bu durum, önemsiz bir bilgi olabilir ancak bir hastalık teşhisi koymak gibi ciddi sonuçlar doğurabilir. Aynı zamanda, yapay zeka sistemlerinin detay eksikliği ve netlik sorunları da doğruluk eksikliği yaratabiliyor.
Bu araştırma sonuçları, yapay zeka ve tıp alanındaki potansiyel faydaları ortaya koyarken, aynı zamanda dikkatle ele alınması gereken bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Özellikle, bu tür teknolojilerin kullanılmasında titizlik ve denetim oldukça önemli.
Yapay zeka modellerinin tıp alanındaki yükselen potansiyeli ile beraber, dikkatle planlanmış bir yaklaşımın benimsenmesi ve sürekli gözden geçirilmesi, bu teknolojinin etkin ve güvenli bir şekilde tıp alanında kullanılmasını sağlayabilir. Yapay zeka modellerinin, insan uzmanlığıyla birlikte çalışarak tıbbi alandaki katkıları yakından takip edilmeli ve dikkatlice incelenmelidir.
Bu tür çalışmaların, yapay zekanın tıpta gelecekteki rolü konusunda önemli bir ışık tuttuğunu söyleyebiliriz. Teknolojinin üstün yetenekleriyle beraber, onun potansiyel risklerinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtmek önemlidir.