Türk müziğinin önemli isimlerinden biri olan Edip Akbayram, 4 Ocak'tan bu yana tedavi gördüğü Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, geçirdiği iç kanama sonucu hayatını kaybetti. 75 yaşındaki sanatçının vefat haberi, sanat camiasında büyük bir üzüntü ile karşılandı.
Akbayram, tedavi sürecinde iki kez ameliyat geçirmişti. Hastaneden yapılan açıklamada, sanatçının çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi. Sanatçının cenazesi, hastane morguna götürülürken, ailesi ve yakınları da görevlilere eşlik etti. Eşi Ayten Akbayram ve kızı Türkçü Akbayram, çevredeki vatandaşlarla gazetecilerin taziye dileklerini kabul etti.
Sağlık Bakanlığı, Edip Akbayram için yayınladığı mesajda, "Türk müziğinin usta ismi Edip Akbayram, bir süredir tedavi gördüğü Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde vefat etmiştir. Ardında nice eser bırakan Edip Akbayram’a Allah’tan rahmet ailesine, yakınlarına, sevenlerine ve sanat camiasına başsağlığı diliyoruz." ifadelerine yer verdi.
Edip Akbayram’ın Hayatı ve Sanat Kariyeri
Edip Akbayram, 29 Aralık 1950 tarihinde Gaziantep'te dünyaya geldi. Çocukluğunun büyük bir kısmını çocuk felci ile geçiren sanatçının müziğe olan tutkusunun temelleri, bu yıllarda atıldı. Akbayram, çocukluk döneminde amatör olarak bir orkestra kurarak müzik kariyerine ilk adımlarını attı.
Lise yıllarında "Kendim Ettim Kendim Buldum" adlı ilk plağını çıkaran sanatçı, Gaziantep’ten sonra Adana’da sahne almaya başladı. 1968 yılında İstanbul’a gitmiş ve burada diş hekimliği bölümünü kazanmış olmasına rağmen, müziğe olan ilgisi ağır basarak bu meslekten vazgeçip sanat kariyerine yöneldi.
1971 yılında katıldığı Altın Mikrofon Yarışmasında "Kükredi Çimenler" adlı eseri ile birinci olan Akbayram, 1974 yılında Dostlar Orkestrasını kurarak Anadolu pop müziğinin öncü isimlerinden biri haline geldi. "Kara Kuzu", "Deniz Üstü Köpürür" ve "Garip" gibi eserleri ile geniş bir hayran kitlesi kazandı.
Sanatçının en bilinen parçaları arasında yer alan "Aldırma Gönül" ve "Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz", müzik listelerinde satış rekorları kırarak Akbayram’ın kariyerinde önemli bir yer edindi. Sanatçı, 1981 1988 yılları arasında TRT’de bestelerinin çalınmasının yasaklanmasına rağmen, 90’ların ortalarında "Türküler Yanmaz" albümü ile müzik hayatına yeniden güçlü bir dönüş yaptı.
Kalıcı Eserler Bırakan Bir Sanatçı
Edip Akbayram, müziğinde toplumcu bir duruş sergileyerek, halkın yaşamı ve sorunlarına değindi. Kendisinin de belirttiği gibi, "Kalıcı bir şeyler yapmak istiyorum." anlayışıyla yola çıkan sanatçı, müziğini halk kitleleri ile buluşturma çabası içinde oldu. Eserlerinde, yoksulluğun ve sosyal adaletsizliğin izlerini taşıdı.
Halkın sesini duyurmak için müziğini bir araç olarak gören Akbayram, tıpkı Fikret Kızılok ve Cem Karaca gibi Anadolu ezgilerini pop çizgisinde yorumlayarak, kendi tarzını oluşturdu. 250'ye yakın ödül kazanmış olan sanatçının bıraktığı eserler, onu Türk müziğinde unutulmaz bir isim haline getirdi.
Vefatı Ve Anısına Duyulan Saygı
Edip Akbayram, müziği ile sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada tanınan bir sanatçıydı. Kendine özgü ses tonu ve sözleriyle halkın kalbinde taht kurmuştu. Onun kaybı, Türk müziği için büyük bir kayıp olarak değerlendiriliyor. Sanatçının eserleri, müziğinin yanı sıra duruşuyla da birçok insana ilham vermeye devam edecek.
Sanatçının vefatından sonra, halkın ve sanat camiasının duyduğu derin üzüntü, Edip Akbayram’ın müziğinin ve mirasının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Onun anısını yaşatmak, müziği ve mesajı ile topluma katkı sağlamak, gelecekteki sanatçılara ilham verecektir.
Edip Akbayram, Türk müziğinde bıraktığı izlerle, halkın gönlünde yaşamaya devam edecek. Sanatçımıza Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz.